Su Yönetimi Genel Müdürlüğü’nce pilot havza olarak belirlenen Büyük Menderes’te, Entegre Havza Yönetimi yaklaşımı çerçevesinde su kaynaklarının korunması, sürdürülebilir kullanımı ve su kalitesinin izlenmesi bir öncelik olarak belirlenmiş, nehir üzerinde WWF Türkiye* tarafından yürütülen üç yıllık su kalitesi izleme çalışmasının çıktıları, ekolojik ve sosyo-ekonomik analizlerle birlikte “Büyük Menderes Havza Atlası” başlığıyla 2013 yılında yayımlanmıştır.
WWF Türkiye’nin bu perspektifle havzada yürütmekte olduğu çalışmaların yeni hedefi, iyi örnek olarak “Su Koruyuculuğu” yaklaşmının hayata geçirilmesidir. Özel sektörün karşı karşıya bulunduğu su risklerinin farkına varmasını, bunları gidermeye yönelik önlemlerin geliştirilmesini ve su kaynaklarının korunması için kolektif haraketi teşvik eden Su Koruyuculuğu mekanizmasının havzada geliştirilmesi amacıyla WWF Türkiye desteği ve GTE Carbon ve Prof. Dr. Göksel Demirer (ODTÜ) tarafından Uşak, Denizli ve Aydın illerindeki tekstil ve deri sanayinde ‘temiz üretim’ sürecine geçişi destekleyici çeşitli çalışmalar gerçekleştirilecektir.
Bu çerçevede, B. Menderes Havzası için WWF Türkiye tarafından geliştirilen Su Koruyuculuğu stratejisinin paylaşıldığı, Temiz Üretim kavramı ve olası kazanımlarını birlikte değerlendirildiği ve bu süreçte işbirliği yapılacak taraflarla bir araya gelerek fikir alış verişinde bulunulduğu Bilgilendirme Toplantısı 4 Ocak 2017′de ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü’nde düzenlenmiştir.
Büyük Menderes Havzası’nda Tekstil ve Deri Sektörlerinde Temiz Üretime Geçiş Bilgilendirme Toplantısı kapsamında Büyük Menderes Su Koruyuculuğu Stratejisi’ni WWF Türkiye Doğa Koruma Yetkilisi Eren Atak, Temiz Üretim Kavramsal Çerçevesini ODTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Göksel Demirer, Temiz Üretim Uygulama Örneklerini ise GTE Carbon’dan Dr. Emrah Alkaya sunmuşlardır. Bunun yanında İzmir Eko Verimlilik Programı sunumu ve ilgili belgesel gösterimi katılımcılar tarafından ilgi görmüş; takip eden proje kapsamındaki bilgi alışverişine katkı sağlamıştır.
(* WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), 40 yılı aşkın geçmişiyle, biyolojik çeşitliliği korumak, yenilenebilir kaynakların sürdürülebilir kullanımını sağlamak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek suretiyle insanın doğayla uyum içinde yaşadığı bir gelecek için çalışmaktadır.)